Çankırılılar dernek başkan yardımcısı kıymetli abim Atilla Karaaslan beyefendi beni tarih bilgisi çok yüksek 83 yaşındaki yaşayan efsane terzi reşat yoğurtçu beyefendinin yanına götürdü. Selam verdik dükkanına girdik. kolonya ve şeker ikram etti kendisi bizlere. Tanıştık önce sonra sohbetimiz başladı. Hangi ünlüye takım elbise diktin mesela Reşat amca diye sordum. Metin Oktay dedi. Varol ürkmez dedi. Hatta şöyle bir anı anlattı. İzmirsporlu Cemil Gümüşdere ile Varol Ürkmez iddiaya giriyorlar sana bugün 4 gol atacağız diyorlar Varola. Varol “atamazsınız atarsanız söz sana takım elbise ısmarlayacağım” diyor.
Ve maç İzmirsporun 4-0 galibiyetiyle bitiyor. ertesi gün Varol ile Cemil terzi Reşat amcanın dükkanına gelip ölçü veriyor Varol elbise parasını veriyor. Elbise Altınyıldız kumaşından yapılıyor. Reşat amca anlatmaya devam ediyor Ayakkabı boyacılığı yapan bir Mehmet isimli çocuk sırtında ayakkabı sandığıyla gelerek terzi dükkanında vitrindeki elbiselere bakarak iç geçirerek şöyle söyleniyor.”ah param olsa ben biliyorum nasıl giyinileceğini ama..” diyerek gidiyor. Aradan bir kaç gün geçiyor aynı boyacı Mehmet yine geliyor yine aynı cümleleri sarf ediyor. Reşat amca kendisini çağırıyor ismini soruyor, nerede oturduğunu ne işle meşgul olduğunu soruyor. Mehmet birtek annesiyle yaşadığını ayakkabı boyacılığından kazandığı parayla geçimini sağladığını, annesinin ilaçlarını da bu kazandığı parayla aldığını söylüyor. reşat amca elbise dikelim sana diyor o dönemin fiyatı 600 tl Mehmet çok isterim ama o kadar param yok diyor. Reşat amca 375 liraya dikebileceğini parayı kazandıkça ödeyebileceğini söylüyor. Mehmet çok seviniyor. Elbise dikiliyor Mehmet alıp giyiyor elbise Mehmete çok yakışıyor. 
Reşat amca hadi hayırlı uğurlu olsun elbise sana çok yakıştı diyor.Takım elbise üzerindeyken Mehmet cebindeki 5 lirayla annesinin ilaçlarını alacak karşısına milli piyangocu çıkıyor.Çok ısrar ediyor Mehmet bu son bilet al bunu kardeşim belki sana çıkar diyor. Mehmet çok kararsız annesin ilaçlarını alması gerekiyor bir taraftanda bilet ağır basıyor. Gözünü karartan Mehmet o son piyango biletini alıyor. Annesine durumu anlatıyor “anne bugün ilaçlarını alamadım ama yarın kazanıp alacağım merak etme sen” diyor..Aradan bir kaç gün geçiyor Mehmedin cebinde para yok bakkala geliyor borç alışveriş yapabilir miyim diye bakkala soruyor. Bakkal Mehmedi çok seviyor istediğini al Mehmedim diyerek yardımcı oluyor. Mehmet gazetede satan bakkala cebindeki piyango biletini çıkarıp bu bilete de bakabilirmiyiz abi diyor. Bakkal gazetedeki piyango bültenini açıyor ne görsün bakkal, o dönemin en büyük ikramiyesi 50 bin tl Mehmetin biletine çıkıyor..Bakkal, Mehmet artık çok zenginsin istediğini alabilirsin diyor. Mehmet piyangodan parasını almış tekrar Reşat amcanın dükkanına geliyor. Senin diktiğin elbise uğurlu geldi bana piyangodan para çıktı diyerek 4 adet daha elbise siparişi veriyor Mehmet. o parayla ev alarak evlenen Mehmetin çizgisini hiç bozmadığını söylüyor Reşat amca.Yunancayı da iyi konuşabilen Reşat amca bir dönemde Muhtarlık yapmış.Dede tarafları hayvancılıkla uğraştıkları için Mandıracı olduklarından dolayı soy isimlerin YOĞURTÇU olarak almışlar.Mekanına gelen kişilerin isimlerini tek tek hatırlayan ve her birisiyle ayrı bir anısı olan Reşat amca, bugünü geçmişin anılarıyla yaşıyor. Terzi Reşat amca, dükkanında yurt içi ve yurt dışından gelen ziyaretçileri, sanatçıları, araştırmacıları ağırlayarak, onlara ilginç hikayelerini anlatıyor. Dükkanın içindeki eski nostaljik resimleri gördüğümde adeta zamanda yolculuk yaptım. Dikiş makinesi eski makine o kumaşlar iplikler makaralar beni 80'li yıllara çocukluğuma götürdü.reşat amcayla vedalaşıp birer hatıra fotoğrafları çektiriyoruz.
Böyle bir değerle tanıştığıma çok memnun oldum. Ayrıca bu güzel insan bizleri tanıştıran Atilla Karaaslan beye çok teşekkür ederim. sizlerde kendileriyle tanışmak isterseniz ziyaret etmek isterseniz Basmane de Aziz Vukulos kilisesi yanındaki dükkanına gidebilirsiniz.Murat GülşanAraştırmacı Yazar
Ve maç İzmirsporun 4-0 galibiyetiyle bitiyor. ertesi gün Varol ile Cemil terzi Reşat amcanın dükkanına gelip ölçü veriyor Varol elbise parasını veriyor. Elbise Altınyıldız kumaşından yapılıyor. Reşat amca anlatmaya devam ediyor Ayakkabı boyacılığı yapan bir Mehmet isimli çocuk sırtında ayakkabı sandığıyla gelerek terzi dükkanında vitrindeki elbiselere bakarak iç geçirerek şöyle söyleniyor.”ah param olsa ben biliyorum nasıl giyinileceğini ama..” diyerek gidiyor. Aradan bir kaç gün geçiyor aynı boyacı Mehmet yine geliyor yine aynı cümleleri sarf ediyor. Reşat amca kendisini çağırıyor ismini soruyor, nerede oturduğunu ne işle meşgul olduğunu soruyor. Mehmet birtek annesiyle yaşadığını ayakkabı boyacılığından kazandığı parayla geçimini sağladığını, annesinin ilaçlarını da bu kazandığı parayla aldığını söylüyor. reşat amca elbise dikelim sana diyor o dönemin fiyatı 600 tl Mehmet çok isterim ama o kadar param yok diyor. Reşat amca 375 liraya dikebileceğini parayı kazandıkça ödeyebileceğini söylüyor. Mehmet çok seviniyor. Elbise dikiliyor Mehmet alıp giyiyor elbise Mehmete çok yakışıyor. Reşat amca hadi hayırlı uğurlu olsun elbise sana çok yakıştı diyor.Takım elbise üzerindeyken Mehmet cebindeki 5 lirayla annesinin ilaçlarını alacak karşısına milli piyangocu çıkıyor.Çok ısrar ediyor Mehmet bu son bilet al bunu kardeşim belki sana çıkar diyor. Mehmet çok kararsız annesin ilaçlarını alması gerekiyor bir taraftanda bilet ağır basıyor. Gözünü karartan Mehmet o son piyango biletini alıyor. Annesine durumu anlatıyor “anne bugün ilaçlarını alamadım ama yarın kazanıp alacağım merak etme sen” diyor..Aradan bir kaç gün geçiyor Mehmedin cebinde para yok bakkala geliyor borç alışveriş yapabilir miyim diye bakkala soruyor. Bakkal Mehmedi çok seviyor istediğini al Mehmedim diyerek yardımcı oluyor. Mehmet gazetede satan bakkala cebindeki piyango biletini çıkarıp bu bilete de bakabilirmiyiz abi diyor. Bakkal gazetedeki piyango bültenini açıyor ne görsün bakkal, o dönemin en büyük ikramiyesi 50 bin tl Mehmetin biletine çıkıyor..Bakkal, Mehmet artık çok zenginsin istediğini alabilirsin diyor. Mehmet piyangodan parasını almış tekrar Reşat amcanın dükkanına geliyor. Senin diktiğin elbise uğurlu geldi bana piyangodan para çıktı diyerek 4 adet daha elbise siparişi veriyor Mehmet. o parayla ev alarak evlenen Mehmetin çizgisini hiç bozmadığını söylüyor Reşat amca.Yunancayı da iyi konuşabilen Reşat amca bir dönemde Muhtarlık yapmış.Dede tarafları hayvancılıkla uğraştıkları için Mandıracı olduklarından dolayı soy isimlerin YOĞURTÇU olarak almışlar.Mekanına gelen kişilerin isimlerini tek tek hatırlayan ve her birisiyle ayrı bir anısı olan Reşat amca, bugünü geçmişin anılarıyla yaşıyor. Terzi Reşat amca, dükkanında yurt içi ve yurt dışından gelen ziyaretçileri, sanatçıları, araştırmacıları ağırlayarak, onlara ilginç hikayelerini anlatıyor. Dükkanın içindeki eski nostaljik resimleri gördüğümde adeta zamanda yolculuk yaptım. Dikiş makinesi eski makine o kumaşlar iplikler makaralar beni 80'li yıllara çocukluğuma götürdü.reşat amcayla vedalaşıp birer hatıra fotoğrafları çektiriyoruz.Böyle bir değerle tanıştığıma çok memnun oldum. Ayrıca bu güzel insan bizleri tanıştıran Atilla Karaaslan beye çok teşekkür ederim. sizlerde kendileriyle tanışmak isterseniz ziyaret etmek isterseniz Basmane de Aziz Vukulos kilisesi yanındaki dükkanına gidebilirsiniz.Murat GülşanAraştırmacı Yazar 
