Dünyamız menfaat yeri oldu, insanlar işine yaradığın kadar değerin ve saygın vardır. Daha doğrusu ise parayla adamlığın olduğu bir çağdayız. Silah icat oldu mertlik bozuldu atasözü on yıllar önce lügatımıza girdi ve çok doğru bir söz, ben de şunu eklemek isterim: Para icat oldu, insanlık bozuldu. Evet yeşil kağıtlar ortaya çıktığından beri kavgalar, savaşlar ve entrikalar bitmedi insan hayatında. Sadece devletler arasında değil, yan komşumuzdan, akrabamıza ve oradan da tüm insanlığa yayılan bir insanlık bozulma meselesidir bu.
Kardeşin kardeşe düşman olduğu, makam sahibi insanların daha fazla para için birbirinin kuyusunu kazması ve devletlerin acılı ve kanlı savaşlara girmesi ise hep menfaat ve paranın eseri. Peygamberlerin bile maddiyat için öldürüldüğü, peygamberlerin dönemlerinde bile ganimet için sert tartışmaların olduğu yerde ve halifelerin birbiriyle kanlı bıçaklı olmasını gözönüne alırsak, dünyanın insanları ne kadar körleştirdiği ortaya çıkıyor.
Toplumdaki dayanışmayı, sadakati ve eski bağları göremediğimizi herkes biliyor veya yaşı yetenler, insanlığın altına dinamit koyan bu yeşil kağıtların; eşleri birbirine düşmanlaştırdı, akrabaları kanlı bıçaklı hale getirdi, toplumu ise adeta ucu sivri kılıcın üstüne oturttu. Özellikle gelişen ve değişen çağımızdaki insanların artık kimseye hiçbir aidiyet hissetmediği, sadece benlik duygularına kapılıp, bencil bir kişiliğe dönüştüğünü herkes gözlemleyebilir. Madem herkes paranın kölesi oldu, o halde köleleri yönetmek çok kolaydır diyor siyasetçiler ve zenginler çünkü para için her şeyi yapanlar, çabucak köle olurlar ve her türlü ahlaksızlığı yaparlar, ayrıca da hiç utanmazlar.
Muhakkak dönemimiz zor ve herkesin kendini, ailesini düşündüğü bir dönem lakin toplumu çukura atıp, sadece benim yükselmem gibi fikirler ise insanların çoğunu aç kurtlara dönüştürür, sevgiyi ve samimiyeti, hatta saygıyı bitirir. Baba eş, baba çocuklar, anne çocuklar ve aileler ile toplum arasında önü alınamaz bir uçurum ortaya çıkarır ve bu durum ise yeşil kağıtlar için her şeyi yapacak insanlara dönüştürür hem aileyi, hem de toplumu. Böyle olunca da suç oranları artar, intihar oranları yükselir, dolandırıcılık, kumar gibi unsurlar ülkenin uçuruma sürüklenmesine sebep olur ve şu an ülkemizde yaşanan durumun özetidir aslında bu.
Herkesin kendini düşündüğü, kimsenin kimseye eyvallah demediği ve tüm olanların, yaşananlar neticesinde toplumlar hapı yutmaya mahkumdur çünkü herkes birbirinin kıyusunu kazar, böyle toplumlarda. İnsanların dönüşmesi ve medeni olması kolay değildir çünkü bazen genlerden kaynaklanan bir durumdur. Yetişkinlere insanlığı anlatmak zordur ve değiştirmekte haliyle ama çocukları değiştirmek kolaydır, devletin iyi bir eğitimle ve sağlıklı bir gelecek vadettiği küçükleri menfaat için değil de insanlık için yararlı olabileceklerine inandırmak lazım. Bunu yapmak tabii ki hemen olacak bir olay değildir, belki de bir neslin gitmesi ve sonraki nesli iyi yetiştirmekle olabilecek bir şey ama siyasetçiler bunu ister mi, tabii ki orası meçhul (!)