Pelin GüngörİZMİR(Ege Ajans)- Ege Çölyakla Yaşam Derneği( EÇYD) Ege Üniversitesi(EÜ) Tenis Cafe’de düzenlenen glütensiz iftar yemeğinde buluştu. İftar yemeğine dernek üyeleri ve Dernek Başkanı, EÜ Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sema Aydoğdu da katıldı. ÇÖLYAK DOSTU BİR RESTORAN KAZANDIRDIKProf. Dr. Sema Aydoğdu “İzmir de ilk olarak Ege Çölyakla Yaşam Derneği ile birlikte glütensiz bir iftar yemeği düzenledik. Tüm yemekleri Ege Üniversitesi Tenis Cafe’de glutensiz olarak hazırladı. Buradaki ekmekler, çorba, salata, yemek gluten içermeyen yiyecekler. Biz daha önce buraya geldiğimizde glütensiz yiyecekler yoktu, sorduğumuzda bize başka dilden konuşuyormuşuz gibi baktılar ve ben bundan kendi adıma rahatsızlık duydum. Bunun üzerine yetkili kişilerle görüştüm ve çalışan her personeli bir ay boyunca dört ayrı uzmanımla beraber eğittik. Tenis cafeyi çölyak dostu bir restoran haline getirdik.” dedi.On yıldır glütensiz gıdaların çeşitlendirilmesi için çalıştıklarına ve büyük gelişme kaydettiklerini belirten Ege Çölyakla Yaşam Derneği Başkan Yardımcısı Arzum Sanal “Dernek olarak birçok şeyin mücadelesini verdik amacımız tüm çölyaklıları bir arada tutmak ve hastalığı tanıtmak. Derneğimizde her türlü glutensiz ürünün tanıtımı yapıyoruz, eğitim toplantıları yapıyoruz, kendi içimiz de de birçok sosyal etkinliğimiz oluyor. Hastalara sosyal bir ortam hazırlayabilmek, ihtiyacı olanlara gıda yardımlarında bulunmak, eğitim vermek, hastalığı tanıtabilmek amacıyla bir araya geldik. Çocuklar, gençler ve yaşlılar olmak üzere her yaştan üyelerimiz var. Özellikle çocuklar yetişkinlere göre daha uyumlu, bilinçli davranıyor neyi yememesi gerektiklerini çok iyi kavramış durumdalar. Birçok gıda firması ile iletişim halindeyiz, mühendislerden aldığımız raporlara göre tüketilecek glütensiz ürünlerini özellikle market ürünlerini hakkında yazılı bilgi alarak bu bilgiler doğrultusunda bütün çölyaklıları bilgilendirmeye çalışıyoruz.” dedi. SON ON YILDA FARKINDALIK ARTTI Çölyak hastalığının, son on yılda farkındalığın yükseldiği bir sağlık sorunu olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Aydoğdu “Temelde bir bağırsak hastalığı olan çölyak genetik bir hastalıktır. Fakat ailede bir kardeş çölyaklı ise diğer kardeşte %100 çölyaklı olacak diye bir şey yoktur. Genetik hastalık olarak sadece risk yaratıyor. Çölyak dünyada da en sık görülen genetik hastalıklardan biridir. Tüm dünyada görülme sıklığı yüz kişide bir kişidir. Dolayısıyla çalışmalara göre bizim ülkemizde de yaklaşık altıyüz bin hastanın olması lazım ama ne yazık ki bilinen onbeş bin hasta var” dedi. Tanı koyma aşamasının uzun ve sıkıntılı bir süreç olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Aydoğdu, bu nedenle de tanı almış kişi sayısı ve ve kayıtlı olan hasta sayısının az olduğunu ifade etti. Prof.Dr. Sema Aydoğdu “Aslında tanı koymada bir güçlük yaşanıyor. Bunun nedeni çölyakın, bağırsak hastalığı olması. Hastalık bağırsak hastalığı fakat sorunlar bağırsak dışı belirtiler ile baş gösteriyor. Bağırsak rahatsızlığı olan kişi zannediyor ki karnı şişsin, ishal olsun, zayıflasın ama çölyakta hiç ishal olmaksızın bu hastalığa yakalanabiliyorlar. Hatta boy kısalığı, kabızlık belirtisi bile olabiliyor. Bizim ülkemizde en çok görülen belirtisi ise kansızlık. Dolayısıyla her disiplinden doktorun diş hekimlerinden, fizik tedavicilere kadar, ameliyat yapan cerrahlara, dermatolog, ramotologlara, kadın doğum uzmanları da dahil bir çok disiplinden doktorun bu konuda çok dikkatli olması lazım” diye konuştu. NEDEN GLUTENSİZ DİYET GEREKLİProf. Dr. Sema Aydoğdu “Çölyak hastalığı sadece diyetle düzelen bir hastalıktır. Tanı gecikmesi yaşanırsa insanlar ölebiliyor, ciddi bir hastalık. Tanıdan sonra ise mutlaka diyet yapılması gereken bir hastalık. Herhangi bir ilacı veya iğnesi yok. Hastalara uygulanan diyet glütensiz bir diyettir ve bu diyetin ömür boyu yapılması gereklidir. Çünkü, çölyakta bağırsaklara zarar veren buğday, arpa, çavdar ve yulafta bulunan gluten denen protein içermektedir. Ülkemizde daha çok buğday tüketilmektedir, bu nedenle bu gıdaların en ufak derecede karıştığı yiyecekleri hastalarımız tüketmemelidir. Bu nedenle sağlıklı yaşam için glutensiz diyet yapmaları şarttır.” dedi.Çölyak hastalığı tanısı koyulduğu andan itibaren glütensiz diyetin başlaması gerektiğini söyleyen Prof.Dr. Aydoğdu “Çölyak hastaları her türlü unlu mamullerden uzak durulmalıdır. Hastalarına özel unlar ve bir takım yiyecekler var artık, cipsten tutun kahveye kadar her ürün glütensiz olarak satılmakta, sadece bunları tüketmek gereklidir. Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesinde Ege Çölyakla Yaşam Derneğinde hastalarımız tüketebilecekleri glutensiz tüm gıdaları bulabilirler” şeklinde konuştu
Genel
10 Ağustos 2012 - 12:26
ÇÖLYAK HASTALARI GLUTENSİZ İFTARDA BULUŞTU
Prof. Dr. Sema Aydoğdu “İzmir de ilk olarak Ege Çölyakla Yaşam Derneği ile birlikte glütensiz bir iftar yemeği düzenledik. Tüm yemekleri Ege Üniversitesi Tenis Cafe’de glutensiz olarak hazırladı. Buradaki ekmekler, çorba, sal
Genel
10 Ağustos 2012 - 12:26