Z KUŞAĞI NEDİR? YÖNELİMLERİ NELERDİR?

Son yıllarda çeşitli sebeplerle gündem olan Z Kuşağını tanımlayıp diğer kuşaklardan ayrıldığı noktalardan başlayalım.  Z kuşağı 2000 ve sonraki yıllarda doğan gençleri tanımlar. 1980-1999 yılları Y kuşağını, 1965-1980 arası ise X Kuşağı olarak ifade edilir. Aslında bu kuşaklar keskin tarihlerden ziyade davranış biçimleriyle birbirinden ayrılırlar. Örneğin 2001 doğumlu birisi tipik bir Y Kuşağı özellikleri taşıyabilirken, 1998 doğumlu birisi Z  kuşağı davranışlarını ortaya koyabilir.
Z Kuşağı teknolojideki hızlı gelişmenin ve globalleşmenin de etkisiyle olaylar karşısında daha somut ve pratik düşünceler ortaya koyar. Uzun tasvirlerden ve soyut ifadelerden uzaktır. Y kuşağı açısından bazı geleneklere karşı ilgisizliği sorun olmasa da orta yaş üstü insanlar bu durumdan sürekli şikayetçidir. 
Bu kuşağın sorunları da, çözümleri de ilgileri de görseller ve hareket üzerinedir. Bu durumu bir örnekle açıklayalım. Örneğin evdeki beyaz eşyalarınızdan birisi arıza verdiği zaman kuşakların tepkisine bakalım. X kuşağı bireyleri komşuda da aynı eşya olduğu için onlara danışmayı veya Kullanma Kılavuzunu okumayı tercih eder. Y Kuşağı servisin numarasını bulup servisle görüşmeyi dener. Z kuşağı olaya uzak kalır gibi görünse de gördüğü arızayı internette araştırmaya veya youtube üzerinden çözüm videosunu izlemeye başlar. Çünkü Z kuşağı direkt görmek ve izlemek odaklı hareket eder. Bu yüzden günümüzde bilgi kaynakları yazılı medyadan yavaş yavaş video içeriklerine doğru kaymaktadır. Artık aradığımız birçok sorunun cevabını izleyerek öğrenebiliyoruz.
Peki bu kişilerin siyasi ve dini yönelimleri nasıldır? Aslında bu soru zamanla daha fazla değer kazanmaya başlayacaktır. Çünkü bu kuşağın en yetişkinleri henüz 20 yaşındalar. Yani ekonomik özgürlüklerini kazanmadıkları için toplum üzerindeki etkisi henüz tam olarak hissedilmiyor. Ancak yine de siyasilerin ve dini kurumların bu kişiler hakkında anketler yaptırdığı, çeşitli analizler ortaya koyduğu bilinmektedir.  Her iki konuda da tahmin edilenden daha farklı hareket ettiklerini görebiliyoruz.  Siyasi sonuçlarına bakınca kendilerinden önceki kuşağın yöneldiği siyasi düşünceye rakip olan bir yönelim içinde olduğu anlaşılmasın. Tamamen farklı yeni merkezlere kaydıklarını söyleyebiliriz. Çoğunluğun ne düşündüğü onlar için önemli olmuyor, kendi biricik hayallerini genel yönelimlere tercih ediyorlar.
Dini yönelimleri de en az siyasi yönelimleri kadar farklı olacağa benziyor. Bu konudaki tercihleri daha fazla temellendirilmiş ve  miras yoluyla değil de inancını kendi oluşturmanın peşine düşme şeklinde olacaktır. Ailesinin mevcut dinini bırakıp başka bir dine geçme olayından ziyade din olayını daha geniş pencerede ele alacaklar. Dinlerdeki hurafe ve akla mantığa aykırı hikayeleri tamamen reddedip X kuşağıyla bir ayrım noktasına gelecekler. Hatta önümüzdeki 5-10 yılda bu kuşaktan belki de hiç duymadığınız geniş anlamda dini terimleri duyacaksınız.
X kuşağı bu yeni nesle ‘’Ben senin yaşındayken ‘’ masallarını lütfen artık anlatmasın. Y kuşağı da köprüyü iyi kurmak için bol bol onları dinlesin. Böyle harfli sayılı kuşak nitelendirmeleri belki etik değildir veya hoşunuza gitmez. Ama ‘’Eskiden böyle kuşak mı vardı’’ deyip bu durumu göz ardı etmeyin, sonradan diz dövmenin faydası yoktur. Her ne kadar farklı olursa olsun bu kuşak bizim devamımız sizin evlatlarınızdır. Onlara uzaydan gelmiş muamelesi yapmadan anlamaya çalışmalıyız.