KİMDİR BU PİYASALAR?
Yayınlanma :
16.11.2020 14:15
Güncelleme
: 16.11.2020 14:15
Mesela ekonomik konulardan bahsederken piyasa kavramı sıklıkla kullanılır. “Piyasalar satın aldı, piyasalar tepki verdi, serbest piyasa, piyasa ekonomisi” gibi birçok ifade günlük hayatın bir parçası olmuş durumdadır.
En basit tanımı ile piyasanın tanımına baktığımızda; alıcı ile satıcıların buluştuğu ve karşılıklı takas ya da mübadelenin yapıldığı yer olarak ifade edilir. Satıcı davranışları arz ve alıcı davranışları da talep olarak değerlendirilir. Bunlar kendi aralarında en basitinden en karmaşığına kadar birçok iletişim ve etkileşime girdikleri doğrudur. Yine bir mala olan talep o malın fiyatını artırır. Bunun yanında arzın fazla olması fiyatları aşağıya çeker. Bütün bunları kendi lehlerine çevirmek için kurumsal dış güçler kartel ve tröst oluşturabilirler. Özet olarak mesele sanıldığından çetrefilli ve karmaşıktır.
Piyasa derken; sen, ben, o’nun yanında kurumsal yapılar ve bunun yanında dış mihraklar da söz konusudur. Bugün bankalarda 225 milyar dolarlık bireysel döviz mevduat hesabı göz önüne alındığında her bir vatandaş aynı zamanda piyasaya etki etmektedir. Paradan para kazanma ve kendi milli parasına güvenin azalması sonrasında bu kısır döngüyü kırmak maalesef mümkün olmuyor.
Piyasalar için sıradan vatandaşların etkisi olsa da asıl etkiyi kurumsal ve küresel güçler yapmaktadırlar. İktidarları ellerinde ki finansal güç ile terbiye ederek varlıklarını devam ettiriyorlar. Bunu kırmanın tek yolu ise üretimin güçlendirilerek istihdamın artırılması ile çözmek esastır. Kıt olan kaynakları en verimli bir şekilde kullanmak bunun yanında israfı da önleyerek çokça üretip bunu aynı zamanda ihraç ederek döviz girdisi sağlamak piyasada ki tekeli kıracaktır.
Olmayan paranın harcanması, iç ve dış borçlanma, ithalatın artması, üretimin düşmesi küresel piyasa oyuncularının en çok arzu ettiği durumlardır. Bunu önlemek adına özellikle tarım ve hayvancılık konusunda tekrar kendi kendimize yeterli duruma gelmek birinci önceliğimiz olmalıdır. % 80’i şehirlerde yaşayan bir ülkenin kendi kendini beslemesi mümkün değildir. Günümüzde en büyük öncelik güvenli ve doğal gıdaya olan ihtiyaçtır. Bu konuda ulusal bir seferberlik gerçekleştirmeden piyasa meselesini çözmek mümkün değildir.
Sonuç olarak; muğlak ve sanal bir ifade olarak sürekli kullanılan piyasa kavramı bizi derin düşüncelere sevk ederek üzerinde tefekkür etmemiz gereken bir konudur. Piyasada ki aktör ve oyuncuların küresel olanları ile etkin mücadele edebilmek adına her anlamda güçlü olmamız elzemdir. Piyasaların elinde oyuncak olmamak adına oyun kurucu olarak piyasaya çıkmak gerekmektedir.
Esenlik dileklerimle,
Yorum Yazma Kuralları
Lütfen yorum yaparken veya bir yorumu yanıtlarken aşağıda yer alan yorum yazma kurallarına dikkat ediniz.
Türkiye Cumhuriyeti yasalarına aykırı, suç veya suçluyu övme amaçlı yorumlar yapmayınız.
Küfür, argo, hakaret içerikli, nefret uyandıracak veya nefreti körükleyecek yorumlar yapmayınız.
Irkçı, cinsiyetçi, kişilik haklarını zedeleyen, taciz amaçlı veya saldırgan ifadeler kullanmayınız.
Türkçe imla kurallarına ve noktalama işaretlerine uygun cümleler kurmaya özen gösteriniz.
Yorumunuzu tamamı büyük harflerden oluşacak şekilde yazmayınız.
Gizli veya açık biçimde reklam, tanıtım amaçlı yorumlar yapmayınız.
Kendinizin veya bir başkasının kişisel bilgilerini paylaşmayınız.
Yorumlarınızın hukuki sorumluluğunu üstlendiğinizi, talep edilmesi halinde bilgilerinizin yetkili makamlarla paylaşılacağını unutmayınız.
Yorumlar
Kalan Karakter: