Eğitim mi, Çile mi?
Yeni bir eğitim yılı daha başlıyor.
Aileler, okulların açılmasını sabırsızlıkla beklerken hazırlıklarını yapıyor.
Ancak özel birey ailelerini şimdiden endişe ve kaygı sarmış durumda:
“Bu yıl bizi hangi zorluklar bekliyor?”
Eğitimde eşitlikten söz ediliyor; fakat özel bireyler ve aileleri bunu ne yazık ki hissedemiyor. Onlar için yeni başlayan eğitim dönemi, ayrı bir çileye dönüşüyor.
Eğitimciden başlayıp okuldaki diğer faktörlere kadar uzanan zorluklar, özel bireylerin hayatını daha da karmaşık hale getiriyor. Çocuk farklı bir okula geçmişse uyum sağlaması, kayıt için yapılması gereken uzun işlemler ve ailelerin aklındaki sorular da bu süreci ağırlaştırıyor:
Eğitimci ve okul çocuğu kabul edecek mi?
Okul değiştirmek zorunda mı kalacağız?
Çünkü normal bir birey okulda ya da dışarıda bir davranış sergilediğinde “yaramaz” veya “hiperaktif” olarak nitelendirilirken, özel birey aynı şeyi yaptığında hemen “uyumsuz, hareketli, dikkat dağıtan, düzen bozan” damgası yiyor.
Aileler bu durumdan haklı olarak yorgun düşmüş durumda. Onların sorusu net:
“Eğer eşitlik varsa, neden biz göremiyoruz? Eşitlik varsa bize de uygulansın.”
Çocuk, her yerde çocuktur. Normal okulda olsun, rehabilitasyon merkezinde olsun, özel sınıfta olsun fark etmez. Onun adı her yerde sadece ÇOCUKtur.
Selma Erarslan Oşlu
Yorumlar
Kalan Karakter: