Geçtiğimiz hafta Haberini Oku yazarları ile birlikte Tire İlçe Milli Eğitim Müdürü Aydın Yüzbaşıoğlu beyefendiyi ziyaret ettik. Aydın beyi tanımayanlar onu Tireli sanabilirler, kısa bir sürede Tire'nin tarihi dahil Tire ile ilgili her konuya vakıf olmuş. Zannım o ki memleketin hangi köşesine gitse Aydın beyi oralı sanabilirsiniz. Taşımalı sistem ile ilçeye gelen binlerce öğrenci yemeklerini Öğretmen Evinde yediklerini, okulların yeniden yapılması, güçlendirilen okullarda ki eğitim ile ilgili bize bilgi verirken mesleğinin sevdalısı bir öğretmen olduğunu görebiliyorsunuz.
Kısa bir vaktimiz olmasına rağmen bir kaç yeri gezme fırsatımız oldu.
Tire Osmanlı zamanında padişahların, beylerin emekliliklerini geçirdikleri yer olarak tarif edilebilir. O yüzden kültür bakımından çok büyük zenginliklere sahip bir ilçe. Mimar Can Egeli Tire'de yeni yolların inşasını, kentin ağaçlandırılmasını ve yeni konut alanlarının açılmasını sağlarken, kente meydanda bulunan
Dört Eylül Kurtuluş Anıtı'nın üzerinde yer alan "C" harfi, Eski Tire Belediye Binası'nın "A" harfine benzer girişi ve Zahire Loncası'nın "N" harfi şeklindeki kolonları, Can Egeli'nin isminin baş harfleri (C-A-N) ile Tireye imzasını atmış.
Kent müzesindeki el işi ustaları ile yaptığımız sohbette urgancılık, hasırcılık, beledi dokuma gibi ustaların son ustalar olduğunu öğrendim.
Aydın Bey bu mesleklere yönelik kurs açtıklarını fakat yeterli talep olmadığını söyledi. Maalesef bir devir onlarla kapanacak gibi görünüyor.
Bazen kimsenin etkilenmediği bir söz bir yer bir resim sizi çok etkiler işte Necip Paşa Kütüphanesi ve Kuvayi Milliye Müzesi beni geçmişten geleceğe götürdü. Aynı anda mutlu olup, aynı anda kızdım öfkelendim. Türk aile yapısına uygun olmayan dizileri, gündüz kuşak programlarını seyretmem. Raytingleri artmasın diye o kanalı bile açmam. Bu programlar yüzünden yanlış olan davranışlar normal davranış haline dönüşüyor. Biz bunların yanlışlığını gençlerimize anlatamaz hale geliyoruz. İsmini anmak bile istemediğim kişiler enerji diyerek ortaya çıktılar bizim insanımızda onları takip etmekten büyük keyif aldı şimdi kime kızmalıyız.
Biz neden enerjimizi tarihimizden almıyoruz ki?
Kuvayi milliye müzesindeki şehit kanlı bayrağımızı görüp neden bu vatanı canıyla ödemiş ecdadımıza yakışır insanlar olamıyoruz. Bu kadar cahil miyiz bizi topla tüfekle yenemeyen düşmanlarımızın oyununa gelip kültürümüz dinimiz ile bölünmeye başlıyoruz...
Duygu seli öğretmen ve yazar Yılmaz Göçmen hocamız ile devam etti. Tarihi bir çınar. Elinde bulunan dokuzbin kadar fotoğraf arşivinden bir kaç tanesini görme fırsatım oldu. Neden bunlarla bir sergi açmıyorsunuz diye sordum. Çalışkan müdürümüz Aydın bey eğitim ile ilgili olan fotoğraflar ile bir sergi açacağını ifade etti. Diğer fotoğraflar mı?
Belki başka bir vatan sevdalısı cevap verir bu soruya.
Kısa bir geziye çok duygu doldurdum ben enerjimi tarihimizden, eğitime gönül vermiş Aydın hocam ve Yılmaz hocamdan aldım. Umarım sizlerde bir resime bir yazıya bir söze bakarak doğru yerlerden enerji alırsınız.
Sevgiyle...
Çok yerinde bir konuya değinmişsin., kutlarim... Batı topla, tüfekle yapamadığını dizilerle yapıyor.
Ay ablam eski nesillerle şimdiki nesilliler aynı değil ama eski nesiller sayesinde ayaktayız okudum bidaha gurur***dırdın bizi ağzına sağlık yazılarını merakla bekliyorum ❤️❤️❤️