23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk bayramını Evlerimizin Balkonundan İstiklal Marşını Milletçe hep beraber, aynı saatte ÇOCUKLARIMIZLA, GENÇLERİMİZLE aile fertlerimizle birlikte, İSTİKLAL MARŞIMIZI okuyarak kutlamak ne güzel olur. Biz bir ve beraberiz. Aynı vatanda aynı topraklar üzerin de aynı AL BAYRAK altında, birlikte daha güçlüyüz bilincine varmak ne güzel.. İnşallah bir aksaklık çıkmaz. Şeytanlar ve Şeytanlaşmış insanlar (İnşallah) nifak tohumları ekecek bir oyun peşinde olmazlar.
Bu yılki 23 NİSAN Hayırlara vesile olur inşallah. Beklide bu Koronalı günler hepimizin aklını başına toplamasına 83 Milyonun birliği beraberliği Maddiyat ta ve Maneviyatta Kardeşliğimizi, SÖZDE değil ÖZDE anlamamıza vesile olur. Çok dağılmıştık, Dünya nimetlerine çok bağlanmış, her şey benim olsun,bizim olsun, her mal ve servet, her makam ve mevki bizim olsun, Paylaşmadan bölüşmeden sadece benim sadece bizim olsun duygu seli içinde sürüklenirken, Çocuklarımızın bir emanet olduğunu unutarak, onların geleceğini düşünmeden selin önündeki bir KÜTÜK gibiDünya seline kapılış giderken bir anda, Mikroskopla dahi zor görüle bilen bir KORONA virüsü ile Bütün insanlığı Rabbim bir daha uyardı. İşte gücümüz, işte malımız, Servetiniz, demek her şeye gücümüz yetmiyor. Hani Rabbimiz günde en az 5 Defa su ile maddi temizlik yapın (Huzuruma gelerek manevi temizliğinizi yapın) Birbirinizi Maddi ve Manevi olarak ezmeyin, Zülüm yapmayın, Ey İnsanlar Kardeş olun, Unutmayın Hepiniz ADEM den siniz. ÂDEM DE TOPRAKTANDIR diyordu ya, şimdi korona aracılığı ile bunları bir kez daha hatırlattı bizlere.
Haydi, şimdi yeni bir sayfa açmanın vaktidir diyorum. MİLLET olarak İNSANLIK olarak maddi ve manevi kenetlenmenin vaktidir diyorum. Böylesine bütün insanlığı uyarması gereken bir afetten de ders almayacak mıyız? Mutabakatımızın temeli ÇOCUKLARIMIZ olmalı.
Türkiye Mutabakatının ana paydası Çocuklarımız olmalı. Niçin?
Söze başlayınca hepimiz gözümün nuru, canım dan çok sevdiğim çocuklarım, uğruna fedakârlık yapamayacağım şey yoktur, dediğimiz çocuklarımızı, yılda bir defa hatırlamakla 23 Nisanlarda bayram yaptırmakla görevlerimizi yapmış oluyor muyuz? Toplumların gerçek değeri ve kıymeti Bedenen ve Ruhen eğitilmiş insan gücüdür. Bu güç çocuk yaşta alınan temel eğitimle sağlanır. Çocuklarımız şimdilerde büyük kargaşalar içinde unuttuğumuz, kıymetini bildiğimiz halde ihmal ettiğimiz en büyük değerimiz. Çocuklar Anneye Babaya ve Topluma ve Millete Yüce Allahın bir emanettir. Tertemiz bir toprak gibidir. Burada güzel ürünler yetiştirmek ailenin eğitim kurumlarının ve toplumun asli görevleridir.
Çocuklar arasında hiçbir ayırım yapmadan onlara sahip çıkmak hepimizin görevidir. Bana ne? Demeye toplumda yaşayan yetkili yetkisiz hiç kimsenin hakkı yoktur.
Geleceğimizin teminatı olacak, çocuklarımız şimdilerde gerçekten çok zor durumda..
*Mesela Ekonomik sıkıntılar nedeniyle çalışmak zorunda olan annelerin çocukların çilesi daha bebekken başlıyor.
* Kreşler, Anaokulları, sevgiden ilgiden manevi eğitimden yoksun geçen yıllar.
*Terör olayları nedeni ile yetim ve öksüz kalan çocukların, sevgiden ve şefkatten yoksun geçen yılları, toplumun bir maaş bağlaması ile çözdüm zannettiği sorunları.
*Babasının veya annesinin çeşitli sebeplerle (Adi suçlu, siyasi suçlu veya terör suçu ) nedenleri ile sıcak aile yuvalarını kaybeden çocuklar, bu toplumun emaneti değilmiş gibi dışlanan ötekileştirilen, travma geçiren çocukların sorunları.
*Anadolu’nun bağrında ekonomik sosyal ve kültürel sorunlar nedeniyle eğitimden uzak kalan çocuklar.
*Suriye’den veya diğer İslam Ülkelerden Muhacir olmuş, Ensar yurdu Anadolu’ya sığınan çocuklar. Bizim, Toplumun ve bütün insanlığın emaneti değimli?
*Yüksek öğrenim gören milyonlarca öğrencimizin, geleceğe umutla bakabilmesi Hepimizin temel sorunu değimli? Ve daha niceleri….
Bizim Sorunlarımıza çözüm bulmak, bizleri ve çocuklarımızı geleceğe umutla ve güvenle bakabileceklerine güvenerek vekâlet vererek TBMM gönderdiğimiz büyüklerimiz, sizlere çocuklarımız adına bir eğitimci olarak seslenmek istiyorum.
23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı vesilesi ile hatırlatmak isterim ki! İnsan hayatı coşkun akan bir sel gibidir.Çocuklarımızı doğru hedeflere ulaştırmak, bilgiyi ve tecrübeyi Samimi çalışmayı gerektirir.
Doğru örnekler doğruluğu hatırlatır. Yanlış örneklerde yanlışları hatırlatır.
Suyu kendi haline bırakırsanız, dağılır gider. Doğru bir kanal açarsanız onu istediğiniz menzile götürür, İstediğiniz hedefe ulaştırırsınız.
Çünkü İnsanlar başarı merdivenlerini elleri ceplerinde çıkmazlar.
“Eğri zeminde iseniz doğru davranamazsınız.” Onun için Çocuklarımız tarafından Sayılmak istiyorsak önce SAYMAYI. Sevilmek istiyorsak önce SEVMEYİ, bunu çocuklarımız arasında hiçbir ayırım yapmadan başarmamız gerektiğini Çocuklarımıza verdiğimiz sözleri unutmamalıyız.
Gençlerimizin ve Çocuklarımızı n Bize GÜVENMELERİNİ sağlamalıyız.
Hayatın gerçek amacı bilgi değil Eylemdir, Uygulamadır, Yaşamaktır. Bilgilerimizi uygulayamıyorsak bize bir faydası yok demektir. Onun için 23 Nisan Ulusal Egemenlik bayramımızı kutlarken ”Türkiye mutabakatının temeli çocuklarımız olmalı!”diyorum.
Unutmayalım ki “Çocuklarımız Bizim İçin İmtihandır”
23 NİSAN “Birlik ve beraberlik günümüz Ulusal bayramımız” hayırlara vesile olsun İNŞALLAH... Selam ve Dua ile. [email protected] 19 Nisan 2020
<<<<<<<<< <<<<<<< <<<<<<<
--“Çocuklar, anaya babaya ve topluma Allah’ın bir emanetidir. Allah(cc), emaneti muhafaza mı edecek, yoksa zayi mi edecek diye çocuklarla ana babayı imtihan eder. Çocukların hesabını ana babadan sorar.” Hadis”
– Kur’an-da: “Bile bile emanete hainlik etmeyin” (Enfal: 27)
– “Çocuklarınızı cehennem ateşinden koruyun.” (Tahrim: 6)