İmralı Ziyareti: Yanlış Adres, Yanlış Mesaj

Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından kurulan Komisyon'un, İmralı'da tutuklu bulunan terör örgütü lideri Bebek katili terörist başı Abdullah Öcalan'ı ziyaret etme kararı, devletin ciddiyeti ve terörle mücadeledeki kararlılığı açısından kabul edilemez bir adımdır. Bu ziyaret, siyasi bir çözüm arayışından ziyade, teröre bir kez daha prim verme ve bölücü söylemi meşrulaştırma riski taşımaktadır.
Türkiye, on yıllardır süren kanlı terörle mücadelede binlerce şehit vermiştir. Terör örgütü elebaşının, bir Meclis Komisyonu tarafından "muhatap" alınması, en başta şehit ailelerinin ve gazilerin hissiyatını yok saymak demektir.
Bir Meclis heyetinin İmralı'ya gitmesi, hüküm giymiş bir terör örgütü liderinin siyasi aktör statüsüne yükseltilmesi anlamına gelir. Bu, devletin terörle mücadeledeki kararlılığını zayıflatan, ulusal ve uluslararası alanda yanlış algılara yol açan tehlikeli bir meşruiyet transferidir.
Türkiye Büyük Millet Meclisi, yani Gazi meclisimiz. Milletin temsil edildiği ve egemenliğin tecelli ettiği makamdır. Meclis'in terör sorununu çözme adresi, Kandil ya da İmralı değil, demokrasi, hukuk ve siyaset zeminidir. Bu sorunun çözümü, milletin temsilcileri aracılığıyla Meclis çatısı altında aranmalıdır. Meclisin üzerinde bir komisyon kurulması dahil yanlıştır. Komisyon kimlere ve neye hizmet ettiği açıkça ortaya çıkmıştır.
Terörle mücadele ve çözüm süreçleri, toplumun büyük çoğunluğunun vicdanını ve rızasını almalıdır. Bu tür kritik bir adımın, toplumun geniş kesimlerinde infiale neden olması, atılan adımın yanlış olduğunun en açık göstergesidir.
Geçmiş tecrübeler, terör örgütüyle doğrudan müzakere süreçlerinin, örgütün güçlenmesine ve eylemlerini artırmasına zemin hazırladığını göstermiştir. Bu ziyaret, örgütün iç ve dış kamuoyundaki propaganda malzemesi haline gelecek, barış umudu yerine yeni gerilim tohumları ekecektir.
Devlet, terör karşısında ilkesel duruşunu korumakla yükümlüdür. Hukuk, demokrasi ve meşruiyet ilkeleri, hiçbir siyasi fayda uğruna göz ardı edilemez.
Öcalan, bir siyasi lider değil, yargılanmış ve hüküm giymiş bir mahkumdur. Ayrıca Asker ve bebek katili terörist başıdır. Bir Komisyon'un cezaevindeki bir mahkumu özel olarak ziyaret etmesi, ceza infaz sisteminin ve hukuk devleti ilkesinin teamüllerine aykırıdır.
Meclis'in görevi, terörün kökünü kurutacak yasal düzenlemeleri yapmak ve vatandaşlar arasındaki eşitliği sağlamaktır. Tek bir hükümlüye özel muamele yapılması, tüm diğer mahkumlar ve vatandaşlar nezdinde adalet duygusunu zedeleyecektir.
Meclis Komisyonu, İmralı ziyaret kararını derhal gözden geçirmelidir. Terörle mücadele, net bir duruş ve tavizsiz bir kararlılık gerektirir. Siyasetin görevi, terörü besleyen tüm damarları kurutmak ve ülkenin birliğini, bütünlüğünü ve huzurunu hukuk zemininde tesis etmektir. Yanlış bir mesaja kapı aralayan bu ziyaret yerine, Meclis, milletin vicdanına kulak vererek terörün ve siyasi uzantılarının karşısında dimdik durmalıdır. Komisyon kararlarına katılmayan İmralıya gitmeme kararı alan, yaptıkları siyaseti beğenmesem de, Cumhuriyet Halk Partisine dik durdukları için teşekkür ediyorum.