İklim kanunu meclisten geçti bir hafta içinde ülkenin farklı yerlerinde yaklaşık üç yüz kusur yangın çıktı. İzmir de yaşayan bir fert olarak yangını yüreğim yanarak şu şekilde yazdım. Her ne kadar aşağıdaki açıklamalar benim yazıma tezat olsa da sayın yetkililerin açıklamaları böyle.
İzmir, doğal güzellikleri ve yeşil alanlarıyla bilinen bir şehir olsa da, son günlerde peş peşe çıkan yangınlarla adeta bir felaket yaşıyor. Ormanlar, tarım arazileri ve hatta yerleşim yerleri alevlere teslim olurken, yüzlerce hektarlık alan kül oldu, binlerce canlı yaşamını yitirdi ve bölge halkı büyük bir endişe içinde.
Yangınların en şiddetli görüldüğü bölgeler arasında Çeşme, Menderes ve Seferihisar ilçeleri başı çekiyor. Özellikle Çeşme'deki yangın, Ildır ve Germiyan Mahalleleri ile Urla'ya bağlı Nohutalan Mahallesi'nin tedbir amaçlı boşaltılmasına neden oldu. Menderes'in Kuyucak ile Seferihisar'ın Orhanlı mahalleleri arasında çıkan yangın da geniş bir alanı etkileyerek Doğankent Sitesi'ne sıçradı ve yazlık mahallelerin tahliye edilmesine yol açtı. Benzer şekilde, Manisa ve Hatay gibi çevre illerde de yangınlarla mücadele devam ediyor.
Tarım ve Orman Bakanlığı'nın verilerine göre, 1 Haziran'dan bu yana Türkiye genelinde 1500'den fazla orman yangını çıktı ve bunların büyük çoğunluğu kontrol altına alındı. Ancak İzmir'deki yangınlar, şiddetli rüzgarın da etkisiyle söndürme çalışmalarını zorlaştırıyor.
Yangınlara havadan ve karadan yoğun müdahale devam ediyor. Çok sayıda uçak, helikopter, İHA, arazöz ve ilk müdahale aracı yangın bölgelerine sevk edilirken, binlerce orman kahramanı ve itfaiye ekibi alevlerle amansız bir mücadele veriyor. Ayrıca, Toplumsal Olaylara Müdahale Araçları (TOMA) da söndürme çalışmalarına destek oluyor. Civardaki köylüler ve gönüllü vatandaşlar da kendi imkanlarıyla ekiplere yardımcı olmaya çalışıyor.
Yapılan ilk tespitlere göre, yangınların neredeyse tamamı insan kaynaklı. Piknik ateşi, anız yakma, sigara izmariti gibi ihmallerin yanı sıra, kasıtlı kundaklama iddiaları da soruşturuluyor. Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, "Yeşil Vatan'ın hepimizin ortak mirası ve sorumluluğu" olduğunu belirterek vatandaşlara anız yakmama, ormanlık alanlarda ateş yakmama, izmarit atmama ve en ufak bir duman gördüklerinde 112'yi arama çağrısında bulundu. Yangınlara neden olduğu tespit edilen kişiler hakkında adli süreçler başlatılırken, bazı şüpheliler tutuklandı.
İzmir'de yaşanan bu yangınlar, ormanların ve doğal yaşam alanlarının korunmasının ne denli önemli olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi. Gelecekte benzer felaketlerin yaşanmaması adına hem bireysel hem de toplumsal düzeyde farkındalığın artırılması, daha sıkı denetimlerin yapılması ve yangınlara karşı erken uyarı sistemlerinin güçlendirilmesi büyük önem taşıyor.
İzmir'in yaraları sarılırken, bu yangınlardan çıkarılacak dersler, "Yeşil Vatan" için atılacak adımların temelini oluşturacaktır. Unutmayalım ki, doğanın korunması, gelecek nesillere bırakacağımız en değerli miraslardan biridir. Bir fidan bin umuttur diyorum saygılarımla.
Yorumlar
Kalan Karakter: