Bir gazeteci ölümlerle beslenemez. Aksine yaralıya kan verir Sevmediği partiye oy verdiği için insanların ölümü hak ettiği ni söyleyemez. Bir gazeteci böylesine sonsuz bir nefretle kilitlenemez. Bir gazeteci ,suçluların olduğu yerde günahı,ölenlerin üzerine atamaz Ne kadar çok okunursa okunsun ,kurduğu cümleler kitlesil imha silahı olamaz Bir gazetecinin örgütü Halktır. Mücadelesi de halk içindir. Bir insanın kalemi iyi olabilir. Ya yüreği? Bir gazetecinin beyni ön yargılarla donatılamaz. Terbiye sınırlarından taviz vermemek yasasıdır da. Bir gazeteci zulme uyum sağlayamaz. Öç almak için kendi kalemini kiralamaz. Kendisi gibi düşünmeyenlerin fikrine de saygı duyar,canına da. Bir gazeteci Elbette bir Başbakanı da eleştirebilir.Cumhurbaşkanını eleştirir. Ama eleştirinin adabı vardır. Buna gazetecilik terbiyesi denir. Bir gazeteci vicdanını yitirmiş olamaz. Bir gazeteci ölümlerin karşısında da eğilir.Çocukların karşısında da eğilir. Bir örnek değildir verdiklerimiz. Sadece nefretin diline değil,tetikçiliğin cümlesine göndermeliyiz cümlelerimizi. Çünkü gazetecilik te el değiştirdikten sonra dil de değiştirdi Sevgisini ve saygısını yitiren bir meslek haline geldi Dünün gazeteciliği iyilik-güzellik ve kalite biriktiren gönül kumbarasıydı Bu gün yazar kasa,Temiz bir Türkçeyle karnı doyan gazeteciliği ne ölümler doyurur artık Ne de milyon dolarlık villalar. Herkes bilmelidir ki,Sadece kendisinden diye bir zalimi ,bir tetikçiyi korusun.. Bir gün ondan korunmasını öğrenirsin. Herkes kendine iyi baksın.Kelebekler özgürdür.